Haber

Yargıtay Başkanı Akarca: Yargıtay’daki yapay zeka Haziran’da faaliyete geçecek (2)

‘AYM’NİN HER GÖREVİ İNCELEME YAKLAŞIMI GERÇEK DEĞİL’

Yargıtay Başkanı Mehmet Akarca da toplantıda basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) bireysel başvurulardaki kararlarını değerlendiren Akarca, kanunun ve anayasanın Anayasa Mahkemesi’ni de bağladığına dikkat çekti. Akarca, “Fakat zaman zaman bunun dışına çıkma eğilimi olduğunu görüyoruz. ‘Ben her konuyu incelerim, bütün maddi delilleri incelerim, bütün delillere bakarım’ gibi bir anlayış doğru değildir. adli güvenlik yetkisine zarar verir. Hukukun ve anayasanın sınırları içinde hareket edersek daha reel bir çalışma yapılır” dedi.

Mahkemenin delilleri bir bütün olarak değerlendirdiğini vurgulayan Akarca, “Yargıtay özellikle terör hatalarında ikna edici işaretleri bile kabul ediyor. Özellikle terör hatalarında kod isimler kullanılıyor, iç faaliyetler yürütülüyor, arkasında uluslararası güçler var. dijital alanları kullanıyorlar.Gizleme,gizleme,iz bırakma konusunda profesyoneller.Bu mücadele zayıflatılmamalı.Bireysel başvuruda temel hak ve özgürlükler kontrol altına alınırken, hukuka aykırı bir konu için doğru olmaz. Aşırı bir çaba ve aşırı bir yorumla bu mekanizmayı işlemez hale getirmek için Yargıtay’ın yargı denetimindeki yetkisi.” Kararlarının herkesi bağladığını vurgulayan Akarca, “Ancak Anayasa Mahkemesi kararlarının da anayasaya ve hukuka uygun olması gerekiyor. Dikkat ettiğinizi biliyoruz ama bazı kararlarında, bazı istisnai kararlarında. , Danıştay tarafından Yargıtay’ımız tarafından da eleştirilir, Delillerin hukuka uygun olarak toplanıp toplanmadığı, kanunun unsurlarının gerçekten uygulanıp uygulanmadığı, temyiz ve temyizlerde bunlar denetlenmişse, Anayasa Mahkemesi artık bu alana girmemeli. Hepimizin dikkatli olması gerekiyor. Tabii ki hem ilk derece mahkemeleri hem de diğer mahkemeler Anayasa Mahkemesi kararlarının bağlayıcılığını göz ardı etmemelidir.” Adalet Bakanlığı bu konuda çalışıyor. Daha açık hale getirmenin faydalı olacağını düşünüyorum. AYM’nin ‘adli aktivizm’ yerine bir yönlendirme yöntemine başvurmasının daha gerçekçi olacağını düşünüyorum. Şimdi herkesin yerini alarak; Savcı, ilk derece mahkemesi, hakim, istinaf ve Yargıtay değiştirilerek karar verilirse ve bu şekilde anlaşılırsa bu yetki ve hukuki sorunlar daha da artar.” Bunun bir başarı olduğunu kaydederek, “Bireysel başvuru, temel hak ve özgürlüklerin korunması esasına dayanır. Temel hak ve özgürlüklerin özünün ihlali, tutukluluk halleri, varsa tutukluluk süreleri gibi konularda Anayasa Mahkemesi çok değerli bir işlev yerine getirmektedir.” her türlü haksız tutuklama, adil yargılanma hakkının ihlali, varsa yasaklanmış bilgilerin kullanılması, mülkiyet hakkı ve ifade özgürlüğünün ihlali. anayasanın ve kanunun emredici kararı çerçevesinde yetkisini kullanırsa alacağı kararların prestiji artacaktır.” Özellikle terör suçlarında sendika üyeliği, bankaya para yatırma, gazete aboneliği, sohbet toplantıları gibi konuların tek başına değerlendirilmediğini belirten, “Bunlar bir bütün olarak suçlanıyor. Anayasa Mahkemesinin bireysel olarak inceleyeceği alanlar. başvuru kanunda açıkça belirtilmiştir.AYM’nin rakibi değiliz, rakibimiz de değiliz.Bizler eşit derecede yüksek mahkemeyiz.Burada bireysel başvuruda incelenmesi gereken bazı hususlar var.Onların da kendi kararları var. Bu kararlara aykırı ve yetkisini aşan başka bir karar verirse bu eleştirilir.Aksi halde bizim Anayasa Mahkememiz değerli bir anayasal kurumdur, Yargıtaydır.Yargıtay üst mahkemedir.Anayasa Mahkemesi bir üst mahkeme değildir. Yargıtay veya Danıştay Yargılama başlar başlamaz yaygara koparılıyor Hâkim ve savcılar cesur olmalı Hâkim ve savcılar tutuklanamaz Bu nedenle güç merkezlerinden, kamuoyundan ve politikacılardan korkuyorlar. Hakim ve savcı olacaksa işin merkezine adaleti koyacak, esasına göre hareket edecek ve vicdanına göre karar verecektir. Ancak bunu yaparken hata yapabilir veya duygusal davranabilir mi? Yapabilir. Bunun için düzeltme sistemleri var. Yargı siyasallaşsın istemiyoruz, doğruyu bulamıyoruz. Ben böyle bir iddiayı doğru bulmuyorum. Herkes işine gelmeyen bir kararı yorumlar; Yargı siyasallaştı. İşiniz söz konusu olduğunda çok iyi muhakeme, çok hoş bir karar. Bunlar gerçekler değil” dedi.

Akarca, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkındaki yargı kararının kesinleşme sürecine ilişkin soruyla ilgili yargı sürecinin devam ettiğini söyledi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu